ARDANUÇ BERATLI KÖYÜ KALKER TAŞ OCAĞINDAN YAŞANMAZ HALE GELDİ! Ardanuç Beratlı Köyü halkı, köyün hemen üstündeki gürültü ve çevre kirliliği yaratan taş ocağından şikayetçi! Özel bir firmanın 8 yıl önce başlattığı mermer ocağı işletmesi daha sonra kalker, kireç gübresi üreten kırma eleme tesisine dönüştü. Şirket mermer kalitesinin düşük olması nedeniyle bu amaçla kullanılmaya başlandı. Şirket sahibi, mineralli doğal gübre iddiasıyla burada bulunan kalker taşları kırma eleme tesislerinde işlemeye başladı.

Olumsuz etkilenen köy sadece Beratlı Köyü değil bu vadide bulunan köylerin tamamı olumsuz etkilendi.

Bu arada ilginç bir gelişme yaşanmış. Çevreye zarar veren işletmeye karşı eski köy muhtarı ve 2 ağza olmak üzere 3 kişi tarafından dava açılmış. Fakat bu davayı açanlar bilinmeyen bir nedenle, davayı kaybediyoruz diyerek, davayı geri çekmiş ve dava düşmüş.

Köy halkı davayı açanların niye önce açıp sonra neden vazgeçtiklerini ise anlamlandıramıyor.

Ardanuç Beratlı Köyü Muhtarı Muhammet Yasal, yaptığı açıklamada kırma eleme tesisi ve taş kırma ocağının sadece Beratlı Köyü’nü değil vadide bulunan tüm köyleri ve Ardanuç´a da zarar verdiğini belirterek bu tesisin kapatılmasını istedi. Muhtar Muhammet Yasal,

"Burası Ardanuç´un Beratlı Köyü. Gördüğünüz gibi köyümüzün hemen üstünde bir Kalker Taş Ocağı bulunmakta. Bu taş ocağı önce mermer ocağı olarak açılmış ancak kalitesi yeterli gelmeyince bu sefer kalker, kireç gübresi üretileceği gerekçesiyle bu sefer bu yönde çalışmaya başladılar. Ve oraya konkasör tesisi kuruldu. O kadar çok toz oluyor ki insanlar rahat nefes alamıyor. Suyumuzu kirlettiler. Suyumuz beyaz kireç gibi akıyor ve içilemiyor. Bağımızı, bahçemizi olumsuz etkiliyor. İnsanlarımız bundan çok rahatsız. Yetkililerimizden bu ocağın kapatılmasını istiyorum. Köyümüzün içme suyu ve sulama suyuna ihtiyacı var. "dedi.

Beratlı Köyü’nde yaşayan köy halkı da Muhtar Yasal´ın isteğine destek vererek;

"Bu taş ocağı açıldıktan sonra suyumuz temiz akmadı. Susuz kaldık. Nefes almakta zorlandık, nefessiz kaldık. Yukarıda orman içinden akan küçük bir suyumuz vardı. Sulamada kullanıyorduk. Şirketin sahibi o suyu orman işletmesinden aldığını söyleyerek tümünü kendi taş ocağına götürdü.

O suda Bu köyün hakkı yok mu? O su da orada yaşayan canlıların hakkı yok mu? Nasıl aldı, kim neye göre verdi, Bunu bilmiyoruz. Kendisinin aldığını söylüyor sadece bunu biliyoruz.

Sulayarak üretim yapacağını, tozu önleyeceğini söyledi. Ama orası çalıştığı sürece her taraf toz, gürültü içinde kalıyor. Patlatma yapılıyor. Köy yaşanmaz hale geldi. Oysa insanlar şehirlerden köylere göç ediyor. Toprağına, köyüne sahip çıkmak istiyor. Ama bunu görünce gelemiyor.

Biz bu taş ocağının kapatılmasını istiyoruz. Rahat nefes almak istiyoruz. Bağımıza, bahçemize diktiğimiz ürünlerin zarar görmesini istemiyoruz. Büyüklerimizden çevremize köyümüze Ardanuç´a zarar veren bu tesisin kapatılmasını istiyoruz." şeklinde dileklerini ilettiler.