Toplu sözleşme masasının buçuklu zamlar ile neticelenmesi memuru çileden çıkarttı. Türkiye Kamu-Sen ile KESK’e bağlı tüm sendikalar ve Memur-Sen Konfederasyonuna bağlı sendikalardan sadece Eğitim Bir-Sen ülke genelinde iş bıraktı, hayat durdu.

Kamu İşveren Heyeti’nin % 4 + 3,5’lik zam teklifini kabul etmeyen memur sendikaları, 1 günlük uyarı grevi için iş bırakarak meydanlara indi.

 

Yurt genelinde olduğu gibi Artvin’de de hayat durdu, meydanlar hareketlendi. Artvin Merkez’de eylemlerin adresi Çok Katlı Otopark önü oldu. İlk olarak Eğitim Bir-Sen burada bir basın açıklaması yaparak, hükümetin toplu sözleşme masasındaki tavrını protesto etti.

Türkiye genelinde iş bırakma eylemi kararı alan Eğitim Bir Sen, Artvin´de de iş bırakarak Kapalı Otopark önünde saat 11.00´de basın açıklaması yaptı. Eğitim Bir Sen´in eylemine Memur Sen´e bağlı diğer sendikalarda iş bırakarak ve basın açıklamasına katılarak destek verdiler. Basın açıklama metnini Memur Sen Artvin İl Temsilcisi ve Eğitim Bir Sen Artvin Şube Başkanı Bahattin Yetim okudu. Açıklama sonunda "Hükümet zammını al başına çal", "Başbakan uyuma memuruna sahip çık", "Ek ödeme hakkımız söke söke alırız", "Şimşek istifa" sloganları atıldı.

 

Ardından saat 11.30 sularında Türkiye Kamu-Sen Konfederasyonuna bağlı sendikaların üyeleri meydana indi. Türkiye Kamu-Sen adına basın bildirisini Artvin İl Temsilcisi Uğur Özer okudu. Özer’in alkış ve sloganlarla kesilen konuşmasında şu ifadelere yer verdi;

 

“ Bugün buraya gelmek, haksızlıkların, hukuksuzlukların; alın terimizi, emeğimizi çalanların karşısına bir abide gibi dikilebilmek her babayiğidin harcı değildir.

Memurları, emeklileri enflasyona ezdirmedik deyip, ülkenin kaymağını yandaş çevrelere dağıtanları gördünüz.

Günlerce, bu sözde sendikaların ve siyasetçilerin büyük bir nimetmiş gibi anlattığı, toplu sözleşme tiyatrosunu izlediniz

Siz hep sustunuz ve beklediniz.

Şimdi sıra sizde; şimdi herkes susacak; siz konuşacaksınız.

Bütün haksızlıkları, yüzsüzlükleri; yalancıların suratlarına çarpacaksınız.

Siz; Türkiye Kamu-Sen’in büyüklüğüne inandınız, gücüne güvendiniz, her türlü engeli aşarak buraya geldiniz.

Allah sizden razı olsun!

Yıllardır kamu görevlilerinin hak ve menfaatlerinin ilerletilmesi için mücadele veriyoruz.

Elbette bu mücadelenin öncelikli hedefi kamu görevlilerinin toplu sözleşme, grev ve siyaset haklarını da içeren çağdaş, ILO standartlarında sendikal haklardır.

Bu sürede hep toplumumuzun hassasiyetlerini gözettik.

Gerginliklerden kaçındık.

Hak mücadelemizde milli ve manevi değerlerimizi ön planda tutarak, “önce ülkem” diyerek yer aldık.

2002-2012 yılları arasında ülke ekonomisi ortalama yıllık % 6,8 oranında büyürken, kamu görevlilerine büyümeden pay verilmemiş, “büyümeye ne katkınız var ki!” denmiştir.

Ekonomik kriz dönemleri, çalışanlarımızın haklarının budanması için bir fırsat olarak görülmüş, bu dönemlerde çalışanlarımız işsizlikle tehdit edilerek sesleri kısılmıştır. 

Daha bir ay kadar önce yatırım paketi adı altında sanayici ve iş adamlarına 2 milyar TL’lik bir kaynak yaratılırken, memurlarımız ve memur emeklilerimiz tam 5 aydır zam alamadan yaşamak zorunda kalmışlardır.

Bütçede milli gelir de milletin ortak kaynağıdır.

75 milyonun ortak kaynağından; milletin %99’u için ayrılan pay, milletin geri kalan %1’lik ayrıcalıklı kesimi için ayrılan pay kadar bile olamamıştır.

Son 10 yıl içinde toplamda reel anlamda % 68 büyüyen bir ülkede, çalışanların pastadan aldığı pay azalıyorsa, burada bir tutarsızlık ve adaletsizlik var demektir.

Memurlarımız dışlanmış, terk edilmiş ve aldatılmıştır.” Dedi. Basın açıklamasının sonunda “Yaşasın Toplu Sözleşmeli Grevli Sendikal Hak Mücadelemiz! Yaşasın türkiye Kamu-Sen!” sloganları atıldı.

 

Eylemlerin finali niteliğindeki en kalabalık eylem ise KESK’ten geldi. KESK’e bağlı sendikaların üyeleri Hastane Caddesi’nden başlattıkları yürüyüş ile Türkiye Kamu-Sen’in basın açıklaması sırasında Otopark önüne vardılar. Alkışlar ve sloganlar ile KESK mensuplarının Türkiye Kamu-Sen’in eylemine destek vermesi üzerine, basın bildirisi sonunda Türkiye Kamu-Sen Artvin İl Temsilcisi Uğur Özer, “Sendikaların er meydanı meydanlardır. Meydanlara inmek yürek ister. Bu yüreğe sahil diğer memur konfederasyonu olan KESK’i canı gönülden kutluyoruz, kendilerine teşekkür ediyoruz.” sözleri ile KESK’e teşekkür etti.

Türkiye Kamu-Sen üyelerinin meydanı terk etmeyerek KESK’in basın bildirisine destek verdikleri gözlendi.

Memurların Uluslararası ILO sözleşmelerinden ve yargı kararlarından gelen iş bırakma hakkının yasal dayanakları sendika genel merkezleri tarafından günlerdir ifade edilirken, fiili durum neticesinde sendikaların bu konudaki haklılığı da gün yüzüne çıktı. Sendika yetkilileri tamamen yasal olan hizmet üretmeme eylemi haklarını, hükümetin tavrı neticesinde ilerleyen günlerde yineleyebileceklerini ifade ettiler.

 

Son olarak KESK’e bağlı sendikalar eylem yaptı. Çok Katlı Otopark önündeki açıklamayı Eğitim-Sen Artvin Şube Başkanı Köksal Gümüş okudu.

Gümüş, memura zam konusunda hükümetin uzlaşmaz tavrına KESK olarak yapılanortak basın açıklamasıyla cevap verdi.  

 

Açıklamasında şunları kaydetti: “

 

Bugün Türkiye’nin dört bir yanında kamu emekçileri olarak, sadece kendisi için değil, insanca bir yaşamı hak eden herkes için grevdeyiz. Yine alanlarda omuz omuzayız.

 

Buradan Türkiye’nin her yerinde bu sömürü düzenine itirazımız var diyen, yüreği aydınlık bir gelecek için çarpan herkese selam gönderiyoruz.

 

 12 Eylül 2010 referandumu öncesinde kamu emekçilerine “artık sizler de toplu sözleşme yapacaksınız, haklarınızı koruyacaksınız” diyenlerin bugün kamu emekçilerinin karşısına çıkıp özür dilemesi gerekmektedir. 

 

 Günde ancak bir simit parasına denk gelen, maaşlarımızda aylık olarak ortalama 45-50 TL artış öngören teklifleriyle kamu emekçilerine, emeklilere verdikleri değeri bir kez daha göstermişlerdir.

Milyonlarca insanla dalga geçen teklifini “bütçe olanakları bu kadar, mali disiplini bozamayız” diyerek savunan hükümetin ileri sürdüğü hiçbir gerekçe kesinlikle gerçeği yansıtmamaktadır.

Her fırsatta ekonomik büyüme rakamları ile övünenlerin bu büyümden pay istediğimizde birden küçülmeleri ilginçtir.

 

Biz yıllardır emekçilerin, işçilerin talepleri karşısında “hepimiz aynı gemideyiz. Sizin taleplerinizi karşılarsak halk mağdur olur, gemi batar” masallarını duymaktan artık bıktık. Evet bazılarının gemicikleri olsa da aynı gemideyiz. Ancak bu gemide birileri özel kamaralarda lüks bir hayat sürerken, emekçilerin kazan dairesine kapatılmasına artık yeter diyoruz. Geminin yol almasını sağlayan, kazan dairesinde canhıraş çalışan emekçilerin geminin batmasıyla tehdit edilmesini kabul etmiyoruz.

 

Kamu emekçilerinin taleplerini ve iradelerini yok sayan, geleceğini ipotek altına almaya çalışanların oyununu bozmaya kararlıdır.

 

 Tüm emekçileri, işçileri, halkımızı, yoksulluğun, sefaletin, baskıların karanlık dünyasına karşı mücadele içinde birleşmeye ve geleceğimize hep birlikte sahip çıkmaya çağırıyoruz. “ dedi.

 

Açıklama sonunda : “Yaşasin emekçilerin birleşik mücadelesi!”, “Yaşasin grevli toplusözleşme mücadelemiz!” “Yaşasın insanca bir yaşam mücadelemiz!” sloganları atıldı.